top of page

Yoga ve Astım

Güncelleme tarihi: 13 May 2022

Yoga ve Astım

Astım ani soluk alamama krizidir ve kronik bir hastalıktır. Astım bronşların mukoza ödemiyle daralmasından oluşan bir tür nefes darlığıdır. Astım soluk kesilmesi (nefes darlığı), hırıldayarak soluma, öksürme, tıkanıklık, göğüste daralma hissi gibi belirtiler gösterir.  Astım krizleri bazen psikolojik, bazen de kalıtımsal veya alerjik olabilir. Psikolojik nedenler incelendiğinde kıskançlık, öfke, hınç, kin ve buna benzer duyguların astımı tetikleyen faktörler olduğu görülmüştür. Astımlı kişi yoga uygulamaları yaptığında bu negatif duygusal birikimi tersine çevirir, buda kasların gevşemesine, mukoza tıkanıklığını giderilmesine ve stresin  yatıştırılmasına yardımcı olur. Astım kronik bir hastalık olduğu için, tamamen iyileşip belirtilerin ortadan kaldırılmasına şimdilik olanak yoktur. Astımlı hastalar karamsarlığa kapılmadan doğru yaklaşımla, etkili ilaç ve alternatif tedavi yöntemleriyle hastalığı kontrol altına alabilirler.

Hindistan’da Bangalore  Vivekananda Yoga Üniversitesi uluslararası tıp camiasında kabul edilmiş bir tıp fakültesidir. Bu üniversite hastanesinde normal batı tıbbındaki   uygulanan tedavilerin yanında, yoga terapi programları uygulanmaktadır. Vivekananda Kendra Yoga Terapi ve Araştırma Merkezinde’ ki doktorlar tarafından 53 astımlı hasta üzerinde uzun süreli bir araştırma yapmışlardır. Bu araştırma sonucunda, yoga yapan hastalardaki iyileşme diğer hastalara göre daha hızlı olduğu görülmüştür.  Buna benzer bir araştırma Erciyes Üniversitesinde 7-14 yaş arası astımlı çocuklarda yapılmaktadır. Doç  Dr. Fulya Tahan’ın ve Kayseride Karuna Yoga Merkezi yoga eğitmenlerinden Şerife Karahançer  yönetiminde 30 astımlı çocuk ile yapılan bu araştırma 3 ay sürecek ve sonuçları kamuoyu ile paylaşılacaktır. Bu araştırmalarda hastalara uygulanan yoga egzersizleri üç aşamalıdır.

  1. Bedensel Duruşlar (asanalar)

  2. Nefes Teknikleri (pranayama)

  3. Meditasyon (dhyana)

Astıma faydalı olan yoga asanaları;

1- Tadasana :

Bu duruş göğüs ve kol kaslarını güçlendirir ve solunumun daha iyi hale gelmesine yardımcı olur. İç organların kas desteği  daha iyi hale  gelir, sırt ve karın kasları sağlamlaşır, karın bölgesindeki birikmiş yağların önüne geçer.

Tadasana

Tadasana


2- Gomukhasana:

Omuz, kol ve bacak eklemlerinin tutulmasını önlemek ve esnek tutmak için çok faydalı bir egzersizdir.

Gomukhasana

Gomukhasana


3- Matsyasana :

Balık duruşu astım ve diğer solunum solunum rahatsızlıkları çekenler için mükemmel bir egzersizdir.  Bedenin orta kısmını gerdiği için karın ve pelvis bölgesindeki organların sağlıklı olmasını sağlar. İç organlara masaj yapar ve kabızlığa karşı etkilidir.

Matsyasana

Matsyasana


Uyarı: Bel fıtığı, boyun ağrısı, baş dönmesi ve denge problemleri olanların bu egzersizden kaçınması gerekir.

4- Savasana:

Sinirlerin ve kasların gevşemesini sağlar, biriken gerginliği azaltır. Bu duruş kan basıncı normal sınırları içinde tutar, stresle baş edilmesine yardımcı olur.

Savasana

Savasana


5- Nakrasana:

Sinirlerin ve kasların gevşemesini sağlar, biriken gerginliği azaltır. Bu duruş kan basıncı normal sınırları içinde tutar, stresle baş edilmesine yardımcı olur.

Nakrasana

Nakrasana


6- Ustrasana:

Bu duruş sırtı dikleştir ve omurgayı esnek tutar.  İç salgı bezleri üstünde çok faydalı bir etkisi vardır. Kalça ve uyluk kaslarının güçlenmesine, bel bölgesindeki yağ toplanmasının engellenmesine yardımcı olur.

Ustrasana

Ustrasana


Uyarı: Boyun fıtığı ve disk kayması olanların bu egzersizden kaçınması gerekir.

7- Bhujangasana:

Omurgalardaki dolaşımı artırarak, omurga sinirlerindeki basıncı azaltır. Omurga esnekliğini sağlayarak, omuz, dirsek ve bileklerdeki eklemleri çalıştırır. Bu duruş sırasında ritmik bir şekilde yapılan nefes alışverişi iç organlara hafif ve etkili bir masaj yapar.

Bhujangasana

Bhujangasana


Uyarı: Fıtığı olan ve hamilelerin bu egzersizden kaçınması gerekir.

8- Dhanurasana:

Omurgayı esnek tutarak, sırt ve karın kaslarını güçlendirir. Böbrek bölgesindeki organların ve bezlerin daha iyi işlev görmesini sağlar.Derin solumayı kolaylaştırır.

Dhanurasana

Dhanurasana


Uyarı: Fıtığı, kalp sorunu ve hamile olanların bu egzersizden kaçınması gerekir.

9- Trıkonesana:

Gövdenin yanlarındaki kasları germek ve kuvvetlendirir. Bel bölgesindeki yağların oluşmasını engeller. Karın ve pelvis bölgesindeki dolaşımın daha iyi olmasını sağlar.

Trıkonesana

Trıkonesana


10- Yarım omuz duruşu:

Kan dolaşımı daha iyi hale gelir, iç organlar canlanır, lenf, iç salgı bezleri ve sinir sisteminin işlevi artar.  Ters duruşlar bedenin üst kısmında, yüz ve kafatasında dolaşımı artırır.

Yarım omuz duruşu

Yarım omuz duruşu


Uyarı: Kulak, göz, kalp hastalığı, yüksek tansiyon ve diğer dolaşım sorunları olanların bu egzersizden kaçınması gerekir.

11- Tam omuz duruşu:

Tiroid bezinin bezinin işlevinin artması, metabolizmanını daha iyi çalışmasına yardımcı olur.Bundan da  tüm hücre ve dokular faydalanır.  Diğer ters duruşların sağladığı faydalar bu duruş içinde geçerlidir.

Tam omuz duruşu

Tam omuz duruşu


Uyarı: Kulak, göz, kalp hastalığı, yüksek tansiyon ve diğer dolaşım sorunları olanların bu egzersizden kaçınması gerekir.

12- Güneşe selam serisi:

12 hareketten oluşan bu seri , bedenin esnek olmasına, yağların birikmesini önlemeye, gerginliğin hafifleyip stresin azalmasına yardımcı olur.

güneşe selam serisi


Yoganın astıma uygulanışı

Yogi bakış açısına göre sadece astım hastaları değil birçok diğer insanda verimsiz ve işlevsiz bir biçimde nefes alıp verirler. kişilerin nefes alış veriş biçimini geliştirmek dokuları oksijen tedarikini arttırarak, stres seviyelerini azaltıp, kasların gevşemesini tetikler. bu durum herkez için iyi olmakla beraber astımlı biri için hayat kurtarıcı olabilir. astımlı hastalarda 6 tane yanlış nefes alma alışkanlığı olduğu tespit edilmiştir.

Astım hastalarında çoğunlukla görülen yanlış nefes alma alışkanlıklar

  1. göğüs nefesi

  2. Nefes vermeden daha güçlü şekilde nefes almak

  3. Nefesini tutmak

  4. Ağızdan nefes almak

  5. Tersine nefes almak

  6. Aşırı nefes almak

Gögüs nefesi havanın çoğunu üst ve orta göğüse çekip akciğerlerin alt kısmına nefes çekmemektir. Stres bu ters nefesi almanın nedenlerinden biridir ve yoga otoriteleri bu ters nefesi almanın stersi arttırdığını düşünürler. Uyarıldığınızdaki nefes alışverişinizi düşünün, köpürcük kemiklerinizin hemen altında hissettiğiniz hızlı ve sığ nefesler. Astımlı insanların bazıları devamlı böyle nefes alıp verirler eğer bunu birkaç nefes üst üste yapmayı denerseniz kişi için ne kadar rahatsız edici olduğunu sizde fark edersiniz. göğüs nefesinin bir başka sonucuda akciğerlerin zengin kan damarları ile donatılmış olan alt kısımlarının bu damarlardan geçen kanı oksijene doyuramamasıdır.

Modern toplumda çok yaygın olan kambur duruş alt kaburgaları üst karına bastırarak gögüs nefesinin oluşmasına katkıda bulunur. bu durum akciğerlerin altında bulunan büyük kubbe şekilli kas tabakası olan diyaframın nefes alış verişi asıl kası olması gerekirken haraketin kısıtlanması sebebiyle göğüs kasları onun yerini alırlar. Kronik hale gelmiş olan göğüs nefesi hareketsiz kalan her kasta olduğu gibi diyafram kasının zayıflamasına sebep olarak problemin artmasına neden olur. Kronik yanlış duruş alışkanlıkları göğüsteki kaburga kaslarının kasılmasına sebep olur ve bunun yanında lif ve bağ dokularının sertleşmesi ile göğüs kafesinin tam olarak genişlemesi ve daralması yeteneğini sınırlar.

Asımlı insanların çoğu nefes aldığında daha zor nefes verir. Astımın ana belirtilerinden biri olan hırıltı genelde nefes verirken ortaya çıkar. Zor nefes verme yapar, bronş spazmı ve salgı sebebiyle bronşiyal tüplerin daraldığını ve hava yollarında mukus birikimi olduğunu gösterir. Ciğerler nefes alışı sırasında genişlerken hava yolları gerilerek açılır ancak nefes verilirken ciğerlerin sıkışması sonucu tıkanır. Durağan hava ciğerlerde kalır ve yeni nefes alışı sırasında taze havaya daha az yer bırakır. Bu durum vücudun oksijen tedarikinden kaybı anlamına gelir. Buna cevap olarak nefes alış verişi sıklaşır ve daha önce anlatıldığı gibi hızlı kesik nefes alış verişler hem verimsiz hem de streslidir.

Yoga nefes alışını düzenlermi?

Yoga bakış açısına göre karın kaslarının zayıflığı ve nefes verişe katılmamaları nefes vermenin zorlaşmasında ilave bir etkendir.

Ağızdan nefes alanlar nefes alışverişi hemen hemen tamamen ağızdan yaparlar. Ağız hava akımına burna göre daha az direniş gösterdiğinde daha hızlı nefes alıp verirler ve buna karşılık burna giren havayı ısıtma, nemlendirme ve süzme fonksiyonunda fedakarlık etmiş olurlar soğuk hava ciğerlerde çok yaratarak bronş kasılmalarını tetikler ve mevcut yargıyı arttırır. Ağızda nefes alma ağız ve boğazı kurutarak solunum yollarında başka yargıya sebep olurlar.

Tersine nefes alma (paradoksal nefes alma) durumunda diyafram nefes alırken yükselir ve nefes verirken düşer bu normal durumun tersidir. Bu durum solunum verimini düşürür ve tüm dezavanajlarıyla beraber göğüs nefesine katkıda bulunur.

Aşırı nefes alma hiperventilasyon eğilimidir. Astım hastaları genelde anormal yüksek solunum hızlarına sahiptir. Normal nefes alma hızını dakikada 12 olarak kabul edersek astım hastaları bunun 2 katı veya daha fazlası hızda solunum yapabilirler. vücutlarına çok miktarda oksijen alabilirler ancak vücuttan daha fazla karbondioksit atarlar. Kandaki düşük karbondioksit seviyesi yüzünden kanın asiditesi azalır ve bunun sonucu olarak hemoglobin oksijen moleküllerine daha sıkı yapışır. Bu durum vücut hücrelerinin kandan oksijen almasını zorlaştırır. Bu nefes darlığına sebep olarak astım hastalarının daha hızlı solunum yapmasına sebep olarak fasit daire oluşturur. Hızlı solunum, solunum yollarına soğuyup kurulmasına sebep olarak bronş spazmına neden olur.

Bazı yoga uygulamaları yukarıda özetlediği 6 yanlış solunum alışkanlığının düzeltilmesini hedefler. Bazı nefes egzersizleri örneğin diyaframı güçlendirerek tam kasılmasını sağlar ve bu sayede akciğerlerin hava dolmasına katkıda bulunur. karın nefesi adı verilen bu durumun göğüs nefesinin tersidir. Asana gibi bazı yoga uygulamaları sistematik olarak duruşu ve karın kaslarını kullanarak nefes vermeyi ve bu sayede ciğerlerden daha fazla hava boşaltmayı öğreniriz. Bu ve gelişmiş duruş sonraki nefes alımında ciğerlere daha fazla hava girişine sebep olur. Çalışmalar göstermiştir ki yoga hem ciğer kapasitesini hem nefes veriş verimini ve hacmini arttırmaktadır yoga.

Yoga ile farkındalığını arttır

Yoga sayesinde nefes alış veriş farkındalığını arttırmak ile bilinçsiz nefes tutuşunu azaltmayı öğrenirsiniz. Yoga uygulamasının başında bu yeni alışkanlık gelir ama yeterince uzun çalışırsanız bu ve diğer faydalı solunum şekilleri üzerinde düşünmediğiniz halde normal nefes alış verişiniz haline gelir. benzer şekilde ağız nefesi ve tersine nefes gibi kötü yanlış alışkanlıklar solunum farkında lığının geliştirilmesi ile azalır ve ortadan kalkar. Yoga çalışmalarınız daha düzenli ve adanmış hale geldikçe sahip olduğunuz yanlış solunum alışkanlıklarını üzerinde çalıştığınız sağlıklı olanlarla daha verimli şekilde değiştirebilirsiniz.

Yoga yavaş, derin ve düzenli nefes almayı geliştirerek aşırı nefes almanın giderilmesin yardımcı olur. Yogayı yetirince uzun süre yaptığınızda, hızlı nefes alıp vermek yerine, ciğerlerinize yavaş ve nazik şekilde mümkün olduğu kadar az güç harcayarak daha fazla hava çekebildiğinizin farkına varırsınız. Yavaş solunum sinir sisteminizi yatıştırarak  ruhsal geriliminizi azaltır. Astım hastası olan bazı yogiler belirttiğine göre bir astım krizi sırasında nefes alıp vermenin yegane yolu yavaş ve nazik nefes alıp vermektir. Telaşlanmak belirtileri sadece arttırmaya yarar ve bu durum bir fasit daireye sebep olarak durumunu kötüleştirir.

Yoga astım hastalarının solunum durumlarının hassasiyetlerini arttırarak da yardımcı olur.

Şerife KARAHANÇER (karunamayi)

9 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page